🔥The 9th Round of Easy Loan, Earn $40 Reward is in progress❗️ ⏰ Promotion Period: January 15th - Feburary 15th, 2025 👉 Register now and check more details at gate.io/campaigns/358

"Indonesia... may be sleepwalking into closer alignment with China—not as a result of conscious, coherent, and grand strategic choice but because the accumulation of its choices..." foreignaffairs.com/china/southeas…

🎓🔍 Join ECPS Conference at Oxford University 🌍 “We, the People” and the Future of Democracy: Interdisciplinary Approaches 🗓️ July 1–3, 2025 | 📍 St Cross College, Oxford University 🌐 How is the idea of “the people” shaping democracy today—uniting or dividing? Join

Suç kaydı olanların cezaevinden izinli çıkıp birilerini öldürdüğü hukuk sisteminde Alzheimerlılar, kanserliler,bebekler , genç askerler hala hapiste.Devlet onları zararlı görüyor. Neden?

Son olarak: Bu arsızlık ve çarpıtmalarla başa çıkılmaz. Tek amaçları küçük ama güçlü çıkar grubunu korumak. Uyanan uyandı ama uyumak isteyenlere masallara devam. Ne yaparlarsa yapsınlar ama akıl ve vicdanımızla dalga geçmesinler. Çoğunluğun susması inandıkları anlamına gelmiyor.

Allah rahmet eylesin. Ne hazin bir dram. Ahları yerde kalmasın.

Geniş perspektifte 12 yıl, yakın vadede 9 yıldır süren bir durumu var cemaatle Erdoğan’ın.. Yazının başlığı olan soruya peşinen cevap vereyim: Erdoğan, rızasıyla ve merhametle hiçbir cemaat mensubunu affetmez.. Çünkü cemaatin kolektif yapısı tarafından sırtından

MORAL GRANDSTANDING Kimleri kastediyor, isim isim bilebilmek mümkün değil ama eleştirel yayınlar yapan biri olarak ben kendi adıma şunları net söyleyim: 1- Efe Hoca da şu yaygın ama son derece basit yanılgı üzerinden algı yapıyor: Bıçak altındaki koyuna senin de tüylerinde kir

Çok doğru. Bir bıçağı tutan var, bir bıçağın altında yatan var, biz de kenardan izleyip ahkam kesenler değiliz. Siz de ben de bıçağın altında yatanlarız zaten. Bizler kurban edildik. Bizler kirletildik. Bizler aldatıldık. Her kimin suçu, haksızlığı, hukuksuzluğu,

Leman dergisine yönelik saldırı ülkemizin yakın tarihinin en büyük acılarını bize yaşatanların orta çağ karanlığını hissettiriyor. Bu sloganları, bu saldırganlığı, bu tehditleri ve bu müdahalesizliği 2 Temmuz 1993’ten tanıyoruz. Aradan geçen 32 yılda adaleti bulamayan katliamın

Quite terrifying and reminiscent of attacks on Charlie Hebdo. Crowds outside Leman cartoon magazine office in Istanbul’s Beyoglu chanting threats to protest its publishing of images of the Prophet Mohammed and Abraham even though the cartoon conveyed a peaceful message regarding

Bugün LeMan'nin fikir ve ifade özgürlüğüne destek vermezseniz, yarın sizin de özgürlüğünüz kalmaz. Bu işin nereye varacağını görmek istiyorsanız Pakistan'a bakın. Pakistan olmadan bu gidişata dur demek lazım.

#Leman dergisinde yayınlanan karikatür ve hemen akabinde yaşananlar Türkiye’deki katı otoriter gerçeğin müthiş bir özeti. İfade hürriyeti bağlamında değerlendirilmesi gereken bir karikatür için, mevzuatımızın küfür hükmü (blasphemy law) olan TCK 216/3 uyarınca sonucu belli bir

aLi yavuz. LeMan dergisinin muhasebecisi... 70 küsur yaşında... akLını yitirmiş zaLim bir devLet...

Leman‘a yönelik saldırı organize bir derin devlet operasyonu olduğu çok aşikar. Peygamber efendimizin tasviri de yok, hakaret de. 19 Mart darbesine tepki veren kitlelere aba altından organize sopa gösterdiler . Ülke, bir hanedanlığın yaşatılması uğruna kötü bir yere savruluyor!

Kendi “kutsallarınızı” belirleyip bunları ifade özgürlüğünün sınırları olarak dayatamazsınız. Bu “kutsallar” kaynağını isterse dinden isterse tarihten isterse sizin paşa gönlünüzden alsın, fark etmez. Dolayısıyla “kutsallara dil uzatmak” pekala ifade özgürlüğüdür. Bu kutsalların

Evet.

Yaklaşık 9 yılda başta kanser, kalp krizi, intihar, boğulma, iş kazası, görüşe giderken trafik kazası ve çeşitli hastalıklardan 1250 can yitti. Ne tesadüf ki hepsi de #KHK'lı ve yakınları! Bir ülke düşünün ki hakkında terörden, irtibat ve iltisaktan dava açılmış yaklaşık üç

23 yıllık yazarlık ve sosyal medya tecrübemle söyleyebilirim ki, dünyevi kutsallar dini kutsallar kadar şiddetli tepkilere neden olabiliyor. Hele Atatürk'e bir laf edin, hele Öcalan'a bir laf edin, hele Gülen'e bir laf edin, hele Stalin'e bir laf edin.... Liste böyle uzar gider.

Ağzına sağlık. Bu kadar basit.

Bence çok sakat bir ifade. Zaten pek çok “menfi hizmet” uygulamasına yol açmış olduğu da görülüyor. “Zaruretler haramları mübah kılar,” “Düşmanın silahı ile silahlanın” vs derken siyasal ve bürokrasi islamcılarda ahlak sıfırlanmış. Vitrin ve mutfak zıtlaşması yapısallaşmış!